(Namdar Rahmi Karatay'ı saygıyla anarak)
Ne günlere kaldık biz, hırsızlar bekçi oldu,
Dikiş tutturamayan şimdi yelekçi oldu.
Karpuzu sele veren gayri kelekçi oldu,
Bostan eken görmüyor, tarla mı bu, dere mi?
Tezekten terazinin ne olur ki dirhemi?
Yalakalar yalanla her engeli aşıyor,
Yaladıkça hızlanıp zirveye ulaşıyor.
Doğruyu söyleyenler düz ovada şaşıyor,
Yazana soruyorlar, nokta mı var, tire mi?
Tezekten terazinin ne olur ki dirhemi?
Doğru olan Davut'un başını soktuk dama,
Yırtık olan pezevenk, hãlã tutuyor yama.
Hep bunlar görünüyor, yapıştı tele-cama,
Vantuzlu yaratıklar, çekirge mi, pire mi?
Tezekten terazinin ne olur ki dirhemi?
Hakkın gözetlenmesi sahtekãra emanet,
Siyasete payanda artık dinle diyanet.
Çalgı çengi içinde alkışlanır hıyanet,
Başı yağır olanın katrandandır merhemi,
Tezekten terazinin ne olur ki dirhemi?
Doktor, hasta performans için görüşür oldu,
Şifreli sınavlarda kopya yarışır oldu.
Eğitimde, sağlıkta işler karışır oldu,
Sabırdan uyuz olan çare görür veremi,
Tezekten terazinin ne olur ki dirhemi?
Neler neler değişti, sanki bir deprem oldu,
Feneri deniz yuttu, minareler kayboldu.
Nevzat buna şaşırdı, çalanlar kılıf buldu,
Doldurulan kasalar küp mü oldu, küre mi?
Tezekten terazinin ne olur ki dirhemi?
Halk Ozanı Karamanlı Nevzat
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder